Kurucumuz

Selman Kadooğlu

anasayfa

Şirket kurucumuz Sayın Selman Kadooğlu bir süre kamu kurumunda idarecilik yaptıktan sonra 1981 yılında ticari hayata atılmıştır.

İlk işine nakliye sektörüyle başlayarak 1982-83 kış sezonunda Türkiye Kömür İşletmeleri tarafından tahsis edilen Gaziantep ili merkez ve ilçelerinin resmi kurum ve halk ihtiyacı olan kömürü nakliye işini büyük başarıyla, Gaziantep belediyesinden takdirname alarak sonuçlandırmıştır..Tıklayınız

Kurucumuz Selman Kadooğlu 6 Ocak 1986 yılında kardeşleri ile beraber şimdiki Kadooğlu Holding’in ilk şirketi olan Kadooğlu Nakliyat ve Ticaret Kollektif Şirketinin ilk kurucusudur..Tıklayınız

1988 yılında Kadooğlu Otelcilik Turizm İnşaat ve Ticaret A.Ş.’nin kuruluşundan itibaren 6 yıl boyunca şirketin Murahhas Genel Müdürlüğü görevini üstlenmiştir. 1. Körfez krizi esnasında Turizm Bakanlığı’na bağlı iki yıldızlı Kadooğlu Otel hizmetinde, dünya basını ve diplomatlarını, misafirperverliğini göstererek en güzel şekilde ağırlamıştır. 1990 yılında Amerikalı rehinelerin kurtarılmasında ve ağırlanmasında cesur ve başarılı çalışmalarından dolayı ABD Adana Başkonsolosu Harry COLE tarafından resmi protokol ile üstün başarı şilti kurucumuza taltif edilmiştir..Tıklayınız

1991 yılında Alman Yardım Kuruluşu (ASB) ve İsviçre Yardım Kuruluşu (KRO) ile çalışarak büyük çapta gıda, inşaat malzemeleri ve insani yardım adı altında transit gümrükleme ile ihracatı gerçekleştirmesi üzerine, bu kurumlar kendisine URKUNDE başarı belgesi takdim etmişlerdir.Tıklayınız

1994 yılında ticari hayatına Ankara’da devam etme kararı alması üzerine, Petrol Ofisi’nden Yenimahalle’de bir akaryakıt istasyonu kiralamıştır. 2000 yılında bir aile şirketi olan Kadooğlu Group’tan ayrılarak tamamıyla kendisine ait olan Kadooğlu Petrol İnş. Gıda San. Ve Tic. İth. İhr. A.Ş.’yi kurarak ticari hayatına devam etmiştir. Başarılı çalışmaları neticesinde Yenimahalle ve Etimesgut da bulunan akaryakıt istasyonları ile Gölbaşı’ndaki sosyal tesisleri SK Group’un mülkiyetine kazandırmıştır.Tıklayınız

Kurucumuz aynı zamanda MUSİAD üyesi olup 2009 yılında Tıme Meclis Dergisi tarafından yılın en iyi işadamı seçilmiştir. Ödülü, dönemin Türkiye Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Sayın Cemil Çiçek tarafından taltif edilmiştir.Tıklayınız

SK Grup Türkiyenin her yerinde sağlıklı, başarılı hizmetler sunmakla beraber; akaryakıt ve madeni yağ sektöründe, perakende ve toptan satışları yapmakta olup, ülke ekonomisine büyük katkılar sağlamaktadır.Tıklayınız

MİSYONUMUZ

Dürüst, etik değerlere önem veren, faizsiz ticaret anlayışı ile müşteri memnuniyeti ve sadakatini kazanmayı amaçlayan, kaliteden ödün vermeyen bir şirket olmak.

VİZYONUMUZ

İstikrarlı bir büyüme ile daha fazla kişiye istihdam sağlayarak, Türkiye ekonomisine katkıda bulunmak.

Galeri

İstasyonlarımız

Kampanyalar

AYTEMİZ ETİMESGUT KAMPANYALARIMIZ AYTEMİZ YENİMAHALLE KAMPANYALARIMIZ

Resmi Tıklayınız

Resmi Tıklayınız

Referanslar

Blog

Muhabir Şakası

Körfez krizi esnasında bir çok yerli ve yabancı gazeteciyi ağırladığımız Cizre Kadooğlu Otelinde kızım Sitem ve yeğenim Yasin elele tutuşup otelin yolunu tutmuşlardı. Aynı saatlerde Iraktan getirilen Amerikalı rehineler de otele getirilmiş ve hiç kimseyle görüştürülmeden odalarına yerleştirilmişlerdi. Hürriyet Gazetesi Muhabiri Faruk Balıkçı ‘nın eline fotoğraf makinasını alıp çocukların fotoğraflarını çekmesiyle ortalık bir anda karıştı. Ne olduğunu anlamadan bir de baktık ki diğer gazeteciler de fotoğraf makinalarını kaparak çocukların fotoğraflarını çekmeye başlamış.Çocuklar şaşkın şaşkın etraflarına bakınırken kızım Sitem, beni fark ederek “baba” diye seslenince şaşırma sırası gazetecilere gelmişti. Meğer Hürriyet muhabiri Faruk Balıkçı çocukları görünce gazeteci arkadaşlarına küçük bir şaka yapmak istemiş ve Sitem ile Yasin’in Amerikalı rehinelerin çocukları olduğunu söylemişti. Haber yarışı içinde olan gazeteciler de bunu kaçırmak istememiş ve çocuklarla konuşmadan direkt fotoğraflarını çekme yoluna gitmişlerdi.

Suistimalin  Sonu

1984-1985 yıllarıydı. İskenderun demir çelik fabrikasından Gaziantep Belediye’sine ithal kömür nakliyesi yapmak için İskenderun’a gider oradan da Gaziantep’e kısa süreliğine uğrar , işlerin nasıl gittiğine bakardım.Yine böyle bir Gaziantep ziyaretimde Karşıyaka’daki kömür depomuza uğramış personelin bir şeye ihtiyacı var mı diye öğrenmek istemiştim.O gün köşede tek başına oturmuş bir hayli üzgün gözüken  Vakkas’ın hal ve hatırını sormak için yanına yaklaştığımda ağlamaya başladığını farkettim.Şirketin Müdürü olan Seyfettin Karadağ’ı yanıma çağırarak Vakkas’ın ne sorunu olduğunu öğrenmesini istedim;zira Vakkas sağır ve dilsizdi.Vakkas’la işaret diliyle konuşan Seyfettin Bey yanıma gelerek Vakkas’ın eşi tarafından terk edildiğini yeniden evlenmek istediğini ancak parasının olmadığını söyledi.Yalnızlık hiçbir erkeğin ruhuna iyi gelmiyordu anlaşılan.İşte o an bu yalnız adama yardım elini uzatmaya karar verdim ve bütün evlilik masraflarını karşılayacağımın kendisine söylenmesini istedim.Ne tuhaftır ki bu olaydan kendilerine nasıl bir pay biçtiklerini hala anlamadığım diğer işçiler Müdür’e benimle görüşmek istediklerini iletmişlerdi.Bu isteklerini kabul etmiş ve aralarında temsilci olarak seçtikleri bir kişiyle görüşmüştüm.Temsilci olarak seçilen personel kömür indirme ücretlerinin düşük olduğunu söyleyerek arkadaşlarının zam istediklerini bildirdi.Bunun üzerine ücretlerini 10 kuruştan 15 kuruşa çıkartmış ertesi gün de kopacak fırtınadan habersiz, huzurlu bir şekilde İskenderun’a dönmüştüm.Vakkas evlendirilmişti ve mutluydu ama diğer işçiler yapılan zammın sevincini çabuk atlatmış olmalılar ki yeniden zam isteme kararı almışlardı.Benim yaptığım %50 zamma rağmen yeni bir zam daha istiyor ve bu isteklerinin yerine getirilmesini; aksi takdirde işi bırakacaklarını söylüyorlardı. Ancak yapmış olduğum zam benim yetki alanımın dışındaydı ve ben ağabeyim Cemal’in yetkili olduğu alana müdahale etmiş ve zor bir durumla karşı karşıya bırakılmıştım. İşçilerin,  bu iyi niyeti suiistimal ederek ikinci kez 15 kuruştan 25 kuruşa çıkartılması istenilen ikinci zam talebi Cemal Beyin canını fena halde sıkmıştı.işçilerden on gün süre istiyor çözüm yolu bulmaya çalışıyordu.

İzmir’deki Trakmak Şirketi aranarak bir traktör kepçe siparişi verilmiş ve on gün içinde teslim alınmıştı. Zam beklerken kendi işlerini yapabilecek bir makine ile karşılaşan işçiler panik içinde zam taleplerini geri almak istediklerini ayrıca benim yaptığım %50 zamdan da vazgeçerek daha önce aldıkları ücrete razı olduklarını söyleseler de iş işten çoktan geçmişti.Suistimal ve aç gözlülük kaybetmiş vefa kazanmıştı.Çünkü.Vakkas bu grevlerin hiç birine katılmamış  vefa örneği göstermişti;işine son verilen işçilerin içinde Vakkas yoktu elbetteki.

                                                 

Anektod

Dünya Petrol pazarında yer alan Lukoil firması 2008 yıllında Türkiye’deki Akpet Dağıtım Firmasını satın alarak Türkiye pazarına girmiştir. Türkiye’de 3 yıllık aktif bir çalışma sonucunda; firmanın ilerleyişini değerlendirmek üzere Lukoil Genel Müdürü Alexander Terletskiy daveti ile İstanbul Genel Müdürlüğüne ziyarette bulundum. Şirketin Akaryakıt ve Pazarlama Müdürü Ercan Aydemir’in de olduğu görüşmede; Türkiye’de Lukoilin daha başarılı olması için ne yapmak gerekir diye fikrim soruldu?

Bende:

Sayın Aleksander,

- Türkiye’deki şirketinizin başı havada uçabiliyorsa; Firmanız güzel YÜRÜR.

- Yok Eğer yürüyorsa; Firmanız DURUR.

- Eğer Duruyorsa, Firmanız ÖLMEYE MAHKUM OLUR; deyince

Sayın Aleksander bey; söylediklerim karşısında şok oldu. Önce düşündü, sonra cevaben;

- Peki Türkiye’deki Shell, Opet, Petrol Ofisi… gibi başarılı firmalar havada uçuyorlar mı

diye sordu?

Bende cevaben:

- Sayın Aleksander, bu diğer firmalar 80 yıldır Türkiye’de kök salmışlar. İki yıl içinde

onlara yetişebilmek için; olağanüstü bir performans göstermeniz gerekiyor. Yoksa

mümkün değildir; dedim ve bambu ağacı misalini verdim:

BAMBU ağacının önce tohumu ekilir; sulanır ve gübrelenir.

5 yıl boyunca tohumda gözle görülür hiçbir değişiklik olmaz.

Ama sabırla sulanmaya ve düzenli olarak gübrelenmeye devam edilir.

Ve nihayet beşinci yılın sonlarına doğru bambu filizlenmeye başlar…

5 yıl boyunca filiz bile vermeyen inatçı bambu ağacı; aslında toprak altında güçlü kökler

salma görevini yerine getirir ve altı hafta gibi kısa bir sürede birden,

yaklaşık 27 metre boyunda yükselir.

Şimdi soruyorum size;

Bambu ağacı 27 metre boyuna altı hafta da mı Yoksa beş yılda mı ulaşmıştır?


Diye sordum?

Çok hoşuna gitti ve söylediklerimin doğruluğunu kabul ederek işaretini yaptı ve teşekkür etti.

Pompa Fiyatları

AYTEMİZ POMPA FİYATLARIMIZ

Resmi Tıklayınız

İletişim

İletişim Bilgileri

Yenimahalle Şubesi:

  • Adres: Ahmet Refik Sokak No:10 Yenimahalle/ANKARA
  • Telefon: (0312)343 33 03
  • Fax: (0312)343 01 10
  • Email: kadooglupetrol@gmail.com

Etimesgut Şubesi:

  • Adres: Yeşilova mah. Prof. Dr. Necmettin Erbakan cad. No:5 Etimesgut/Ankara
  • Telefon: (0312)283 12 08-09
  • Fax: (0312)283 83 09
  • Email: sk@kadoilbayi.com

İletişim Formu